Hasankeyf, Dicle Nehrinin iki yakasına kurulmuş, tarihle yoğrulmuş Batman’ın güzide ilçesi. İlçeyi kimlerin kurduğu bilgisine sahip olmasak da Hasankeyf Kalesinin kuruluşu MS 4 yy civarındadır.
İlçeye, Arapça ‘’mağaralar şehri’’ ya da ‘’kayalar kenti’’ anlamına gelen Hısn-ı Keyfa; süyyanice kaya kelimesinden türetilen Kifos, Bizanslılar ise Cepha/Ciphas diye adlandırmış. İlçenin ismi zamanla şimdiki adını almıştır.
İlçede bulunan kayadan oyulmuş binlerce ev, ilçenin bu adı almasında etkili olmuştur.
Hasankeyf, Yapımı devam eden Ilısı Barajı tamamlandıktan sonra sular altında kalacak tarihi bir ilçedir. Görülmesi gereken o kadar çok tarihi kalıntı barındırıyor ki sular altında kalmadan önce mutlaka görmenizi tavsiye ederiz.
Şimdilerde bazı tarihi yapılar taşınsa da Hasankeyf’i gidip görmek, havasını solumak bambaşka bir duygu elbette.
Tarihin kucağına oturmuş ilçeden Dicle’nin akışını seyrederken Mezepotamya uygarlıkları; Sümer, Akad, Asur, Bizanslılar, Emeviler, Abbasiler, Hamdaniler, Artuklular, Mervaniler, Selçuklular, Eyyübiler, Moğollar ve Osmanlılar’ın bıraktığı medeniyete şahitlik edeceksiniz. Hasankeyf’te tarih aramaya gerek
yok, çünkü o tarihin kendisi aslında.
Hasankeyf’e gitmişken ilçenin en ilginç tarafı Hasankeyf Mağaralarını, Küçük Kale, Koç Camii, Ulu Cami, İmam Abdullah Zaviyesi, Zeynel Bey Kümbeti, Hsankeyf Köprüsü, Sultan Süleyman Camii, Er Rızk Camii ve Hasankeyf Sarayını gezmeden dönmeyin.
Hasankeyf’te üretilen Cav-Mebrun adıyla anılan kumaştan edinmenizi tavsiye ederiz. Şeffaf bir yapıya sahiptir ve aslında bulması da o kadar kolay değil artık.
Hasankeyf, Batman’a 37 km mesafede yer alıyor. Mardin-Midyat tarafından uzaklığı ise 42 km. Batman’daki otogardan kalkan otobüslerle Hasankeyf’e ulaşmak mümkün.
